“Ceza görmekte kişiyi aklayan bir şey vardı. İnsanın adaletli bir Tanrı’ya ettiği dua, ‘Günahlarımızı affet,’ değil de, ‘Hatalarımız için bizi cezalandır,’ olmalıydı.”
– Oscar Wilde, The Picture of Dorian Gray
Küçük suçlar hapishanesi, demir parmaklıklı, asma kilitli bir kapısı olan tek kişilik bir hapishanedir. Bir seyyar satıcı arabasının üzerinde, sokaklarda dolaştırılarak halkın hizmetine sunulur. Yalan söylemek, kalp kırmak, arkadan konuşmak gibi küçük suçların cezasını Küçük Suçlar Hapishanesi’nde çekerseniz uykusuzluk, iç sıkıntısı, erken yaşlanma gibi sorunlarınıza çare olacağını vadeder. Sokak aralarında megafonla, bir seyyar satıcı gibi bunun duyurusu yapılır. Hapishaneye girmek isteyenler kendi belirledikleri süreler içinde cezalarını çekip çıkarlar.
Cezasızlık, bir devletin geleneğinde de, sadece tek bir insanın küçük hayatında da kötü olduğu bilinen o davranışın alışkanlığa dönüşmesine yol açar. Ceza çekmek, doğru kullanıldığı durumlarda belki de o kadar kötü değildir.